top of page

8 Mart Kadınlar Günü, En Güçlü Kadınlardan; Frida Kahlo

ruzgarbuse1907

Renkli kişiliği, çiçekli saçları, aksesuarları, alınmamış yüzündeki tüyleri ile Frida Kahlo'yu yazmak istedim. Kadın deyince aklıma gelen ilk olduğu için.

Nedenlerine bakalım mı?


• Doğumu: Frida Kahlo, 1907 yılında doğdu. İlginç bir şekilde, Fenerbahçe'nin doğduğu yıl ile aynı yıla denk geliyor.


• Ailesi ve Kökeni: Babası Alman Yahudi, annesi ise Kızıldereli kökenlidir. Frida'nın renkli kişiliğinin temeli, bu iki farklı kültürden gelen ailesinin etkisiyle şekillenmiş olabilir.


• Çocukluk Hastalıkları: Frida, çocuk felcini 6 yaşında atlatmıştır ve bacağını uzun eteklerle saklar. Onu sürekli uzun eteklerle görme sebebimiz budur. Bu erken dönemde yaşadığı hastalıklar, ilerleyen yıllarda yaşadığı acıların habercisi olmuştur.


• Tramvay Kazası: 18 yaşında geçirdiği tramvay kazasında vücudu neredeyse tamamen kırılır ve uzun süre yataklara mahkum olur. Bu kazadan sonra hayatı boyunca 32 kez ameliyat geçirecek, fiziksel acılar içinde yaşayacaktır.


• Sanata Başlama: Kazadan sonra, annesinin yaptığı tavana yerleştirilen aynada kendi görüntüsüne bakarak resim yapmaya başlar. Babasının aldığı resim malzemeleri ile sanata adım atar. Resimleri, acılarından doğan bir tür terapi haline gelir.


• Tıp İle İlgisi: Frida, ülkesinde az sayıda kadın arasında, tıp okuyan 35 kız öğrenci arasında yer alıyordu. Ancak kazadan sonra doktor olma hayalini terk eder ve sanata yönelir.

• Sanat ve Tanınma: Frida, resimleriyle erkek sanatçıların egemen olduğu bir dönemde kendini tanıtmayı başarır. Sanatı, onun acılarını, toplumdan dışlanmışlık hissini ve devrimci ruhunu yansıtır. Amerika ve Avrupa'daki resimleri çok ilgi görmüştür.


• Özel Hayatı ve İlişkiler: Frida'nın iliskileri arasında Picasso bile vardır fakat onun ismi eşi olan Meksikalı sanatçı Diego Rivera ile tanınır.

Diego ondan 20 yaş büyüktür. Diegonun 3. Evliliği olmuştur. Tek büyük aşkı Diego ile kısa bir süre sonra evlenir. Evliliklerinde giydiği yeşil elbise üzeri aldığı kırmızı şal ile yine farklılığını öne koymuştur. Evliliklerini de yine bir resme dökmüştür.

Ancak evlilikleri inişli çıkışlıdır. Kendisini defalarca aldatan ve sadık olmayan eşine uyum saglayan Frida'da bir cok kisi ile iliski yaşamıştır.

Sadakatsizliklerin devamında kopan evlilikleri 1939 yılında boşanma ile sonlanır, ancak 1940'ta birbirinin en iyi arkadaşı ve yoldaşı olduklarından ayrı kalamayarak 1 sene sonra tekrardan evlenirler. Aşkları yeniden alevlenmiş ve Frida ölene kadar da devam etmiştir. Frida Diegoya yeniden evlendiklerinde bir mektup yazar. Mektubunda ona olan aşkının eskisinden de güçlü olduğu ve uslu durmasını söyler. Kırmızı rujlu dudakları ile öpücükler ile mektubunu süsler..


• Sağlık Durumu ve Acılar: Frida hayatı boyunca ciddi sağlık sorunlarıyla mücadele eder. 32 ameliyat geçirir ve yaşamı boyunca sürekli ağrılarla başa çıkmak zorunda kalır. Birçok kez düşük yapar ve bir oğlunun olmasını ister, ancak doğumlar başarısız olur.

Çocuk sahibi olamadığı için yaşadığı sıkıntıyı yine resmetmiştir. Resimde yatagin altında kanlı bir orkide de vardır. Bu sefer çiçek kafasında değildir. Orkide ise Diego'nun onu ziyareti sırasında getirdiği çiçektir.


• Frida'nın Devrimci ve Toplumsal Duruşu: Frida, ülkesi Meksika'ya ve devrimci düşüncelere olan derin sevgisiyle tanınır. Kendi hayatında ve sanatıyla bu düşünceleri yansıtır. Resimlerinde, kimlik, acı, aşk ve toplumla ilgili derin mesajlar verir.


• Sanatçılığının Başarıları: Frida'nın 143 eserinden 50'sini Madonna almıştır. Amerikada yapılan bir açık artırmada 34.9 milyon dolara kendi portresi satılarak rekor kırılmıştır. Arjantinli bir müze sahibi tarafından satın alınmıştır.

Resimde kendi alnı üzerine, 2 kaşı arasında Diagoyu 3 gözlü çizmiş, boynunu saçları sarmış ve gözünden yanağına akan göz yaşları vardır.



10 yıl eğitim de vermiştir. Bir çok öğrencisi olmuştur.


• Son Dönemi ve Ölümü: Frida'nın hastalıkları ve acıları, onun son döneminde yorgunluk yaratmış olsa da, yaşamaya olan tutkusu hep canlı kalmıştır. Yatakta yazdığı son sözlerinden biri, "Çıkış yolu güzeldir, umarım ve asla bir daha geri dönmem..." olmuştur. Bu cümlesinde, acılarına rağmen hayatı sevdiğini ve onun değerini bildiğini belirttiği söylenebilir. Son olarak, "La Vida Viva" (Hayat yaşasın) diyerek yaşamını tamamlar.


Frida Kahlo'nun yaşamı, acı ve mücadeleyle iç içe geçmiş, ancak sanatla bu acıların üstesinden gelmeyi başaran, devrimci ve ilham verici bir hayat olmuştur.

Sanatı, kişisel travmalarının ve toplumsal olayların yansımasıdır.

Bu yüzden benim için unutulmaz bir kadın olmuştur.





 
 
 

Comments


bottom of page